İnsanlar konusunda yazdığımı bilen bir tanıdığım: 'Hey, yeni tanıştığın ve seni etkileyen kişilerle ilgili yazıyorsan mutlaka formspring ini kullanmalısın.' demişti. Bu diyalog benim neden bahsedildiğini bilmemem, masadakilerden aldığım kuvvetli 'Hangi çağda yaşıyorsun sen?' tepkisi, sitenin işlevinin bana ayrıntılı olarak açıklanması ve kişisel deneyimlerden verilen örneklerle devam etti. Sosyal deneyleri seven ve bunları kariyer yolculuğumda da uygulamak zorunda olacak olan ben, bilgisayarımın başına oturdum ve www.formspring.me dünyasına adımımı attım...
İnsanları tanımak için bir klavye ve monitore ihtiyacım olmadığı için minnettar olan ben, kimseye bir soru yöneltmedim; ancak bana sorulanların hepsini dürüstçe yanıtladım. İşte formspringe kayıt olduktan tam beş gün sonra aldığım sonuçlardan bazıları:
Nutella mı damak mı?
Should I stay or should I go? (Gitmeli mi yoksa kalmalı mıyım?)
If you had to throw away either your TV or your computer, which one would you choose? (Tv ya da bilgisayarından birini atmak zorunda kalsaydın, hangisini seçerdin?)
What did you eat for breakfast? (Kahvaltıda ne yedin?)
Sabah uyandığında kendini travesti sanar mısın?
En son ne zaman zil zurna sarhoş oldun?
If you could be invited to one person's birthday party, who would it be? (Bir kişinin doğumgününe davetli olabilseydin, bu kim olurdu?)
Benim bu dahiyane sorulara verdiğim cevaplar ise şöyle şekillendi;
1. Damak
2. Kesinlikle gitmelisin! (Lütfen!)
3. Aslında televizyon cevabını vereceğim bu soru; internet dünyasının güzellikleri(!) ile bilgisayar cevabına doğru ilerliyor.
4.Kruvasan.
5. Pek sayılmaz.
6. formspring hakkında bilgi edindikten sonra.
7. Ringo Starr (Lütfen formspring den bana kim olduğunu sorma)
İşte bir sosyal paylaşım deliliğini de bu şekilde arkamda bıraktım. Söylenecek fazla bir şey olduğunu sanmıyorum tüm bunlar üzerine; yalnızca tüm formspring çılgınlarına bir insanı tanımak için bazen tüm hayatımızın bile yeterli olamayacağını belirtmeliyim. Dikkat dikkat! Beni tanımak isteyen herkes! DO NOT formspring. me!